Papirüs: Kitapların Tarihi Bu Kadar Güzel Anlatılabilir mi?

Kitaplara tutkusu ve samimi yorumlarıyla tanınan İpek Dadakçı, hem YouTube’daki içerikleri hem de yazılarıyla geniş bir okur kitlesine ulaşıyor. Edebiyatı yalnızca bilgi değil bir yaşam biçimi olarak gören yaklaşımıyla okuma tutkusunu başkalarına da aktarıyor.

Onu takip edenler, her kitabı titizlikle ele alışını ve yorumlarına kattığı kişisel bağı seviyor. 2023’te 1000 Kitap’ta yayımlanan yazısında, Irene Vallejo’nun Papirüs kitabını büyülenerek okuduğunu ve okurlara yalnızca bir inceleme değil, aynı zamanda bir okuma serüveni sunduğunu aktarıyor.

İpek Dadakçı’nın yorumuyla Papirüs:

Bir süredir, hem her sayfasında kendimi yazarın muhteşem dünyasında bulduğum için büyük bir iştahla okuduğum ve her şeyi bırakıp sadece okumaya devam etmek istediğim hem de bitmesinden korktuğum için ara vererek ilerlemeye çalıştığım, bu ikilemi böylesine yaşadığım bir kitap olmamıştı. Ama Papirüs, muazzam bir bilgi birikiminin, her okurun kendinden bir parça bulacağı ve fakat aynı zamanda hayranlık duyacağı şiddette bir tutkunun ve inanılmaz bir hikâyeleştirme kabiliyetinin buluştuğu büyüleyici bir metin sahiden. 

En başından başlayarak kitapların tarihi serüvenini anlatıyor Irene Vallejo. Önce Antik Yunan dönemine gidiyoruz ve adım adım Büyük İskender’in İskenderiye’sini kuruyoruz. Böyle diyorum çünkü Vallejo, tarih anlatmıyor da sanki okuru elinden tutup o dünyaya alıp götürüyor; tarihi, ilmek ilmek ördüğü kurgu bir hikâye gibi aktarıyor. Yazının, ilk alfabenin, papirüsün, parşömenin bulunmasını, İskenderiye kütüphanesinin önce kurulup sonra yok olmasını, Aristo, Platon gibi zamanın önemli düşünür ve yazarlarını, kısacası sanatın ve kültürün gelişimini okuyoruz. Ardından Antik Roma’ya geçiyoruz ve güç dengelerinin değişmesiyle beraber kitabın serüveninin nasıl şekillendiğiyle devam ediyoruz. Okuma yazma öğretimi, kolektif eğitim, el yazmalarının çoğaltılması, papirüs tomarlarının bugünkü kitap formuna gelme yolculuğu, kitap ticareti ve kitapçılar, edebiyatta kadın karakterler ve kadın yazarlar başta olmak üzere a’dan z’ye kitabın gerek fiziksel gerek içerik olarak değişiminin tarihini okuyoruz. Kitap kıyımlarını, bugünkü teknolojik gelişmelerin geldiği noktayı ve bunun olası sonuçlarıyla sansürü de es geçmiyor Vallejo. Özellikle edebiyatta politik doğruculukla ilgili fikirlerini çok beğendim.

Deneme diye geçiyor türü ancak bence pek çok türün sınırlarında gezen metinlerden birisi Papirüs. Öncelikle gerçek olayları anlatan bir kurgu denebilir mesela, tıpkı bu sene -yine çok severek- okuduğum Arsız Yeşillik gibi çünkü Irene Vallejo aktardığı tarihi bilgileri inanılmaz bir ustalıkla hikâye anlatır gibi anlatmış, ki kitabın büyüsünün çoğu burada bence. Akademik bilgilerin art arda sıralanıp kuru ve mesafeli bir dille anlatıldığı bir metin değil asla Papirüs; her sayfada ufkunuzu açarken, kitaplarla kurduğunuz bağ nedeniyle de duygulandıracak ve bilgilerin, okurken kendinizi bambaşka bir dünyada, hikâyenin içinde kaybolup giderken bulacağınız ustalıkta kurgulaştırıldığı bir kitap. Yer yer anıya da göz kırpıyor çünkü Irene Vallejo bazen bu anlatısına ara verip yine kitaplarla ilgili kişisel tarihini paylaşıyor, bu da metni gerek teknik gerekse duygusal açıdan bambaşka bir boyuta taşıyor hakikaten. Kitaplara en az sizin kadar tutkun, hayatını ve kariyerini adamış bir insanın, tüm içtenliğiyle okuma yazma öğrenme sürecini, kitaplarla olan bağını, evindeki kütüphanesini, babasıyla kitapçı gezmesini okumak muhteşem bir deneyim; kâh kendi geçmişime götürdü beni kâh başka bir kitap âşığını tanımanın ve onun mahrem dünyasına girmenin utangaç mutluluğunu yaşadım kâh edebiyatın bu zamanı ve mekânı aşıp insanları birleştirici gücü üzerine düşündüm.

Vallejo çok yetenekli ve zeki bir yazar belli ki. Antik dünyayı yer yer günümüz şartlarıyla paralellik kurarak anlatırken verdiği örnekler çok yaratıcı. Bilgi birikimine de hayran olmamak elde değil, üstelik sadece kitaplar ve dil konusunda değil; sinemadan bilim tarihine sanat ve kültürün pek çok alanında son derece donanımlı. Haliyle ortaya kitapları seven biri için bulunmaz bir nimet niteliğinde bir metin çıkmış.

Hem pek çok şey öğrendiğim hem de gerek yazarın kişisel anlatılarıyla gerek kitaplarla ve kitaplar aracılığıyla diğer insanlarla zamanın ötesinde kurduğum bağı tekrar tekrar hissettirmesiyle çok etkilendiğim bir kitap oldu Papirüs. Tarih bu kadar güzel anlatılırsa, üstelik bu kitapların tarihi olursa bir okur nasıl bayılmayabilir ki! Hararetle tavsiye ederim.

Kapat