Hey Koca Yurt

Hey Koca Yurt, Halikarnas Balıkçısının en sevdiği kitabı ve okurlarından büyük bölümüne göre de yazarın başyapıtıdır. Kitabın sonunda şöyle yazar Balıkçı: “Bu yapıtın konusu Anadolu’nun düşünce bakımından değil, sanat bakımından tarihidir. Buraya dek, Anadolu'nun ırmak ve sularıyla akıldı. Dağları ve taşlarıyla sarmaş dolaş olundu. Denizlerinde yol alındı. Efsaneleri anıldı. İlkçağının tarihiyle gezildi. Hacılar'a, Çatalhöyük'lere uğrandı. Uzak geçmişin olayları gözden ve gönülden geçirildikten sonra, tüm bu yerlere, Hey Koca Yurt!.. Denmez de ne denir?'

Halikarnas Balıkçısı Anadolu’yu gezerken şimdilerde Antik Yunan adıyla anılan uygarlıkların Hellenistan’la bir ilgisinin olmadığını söyler. Homeros, Pythagoras, Thales, Herodotos ve Sappho Anadoluludur. İnançları da, dilleri de, yaşayışları da Atinalılardan farklı, Anadolu’ya özgüdür. 

Balıkçı, Hellenistan’ın gerçekleştirdiği uygarlık aşamalarının neredeyse tümünün kaynağında Batı Anadolu–Girit uygarlığı olduğunu yazar. Atletizmden diğer spor dallarına, tiyatrodan şiire, yarı insan tanrılardan müziğe kadar Hellenistan’ın sahiplendiği tüm bilginin ana kaynağı Anadolu’dur.

Anadolu’nun Dünyaya Kazandırdığı İlklerden Bazıları:

  • Dünyanın yuvarlak olduğu düşüncesi ilk kez Pythagoras tarafından kapsamlı olarak dile getirilmiştir.
  • Çarpım tablosu ilk olarak Anadolu’da kullanılmıştır.
  • Müziğin temeli olan diyatonik dizi ve ses aralıklarının arasındaki matematiksel ilişki gene Pythagoras tarafından Anadolu’da bulunmuştur.
  • Güneş tutulmasının izlenebileceği tarih gerçekleşmeden önce ilk kez Thales tarafından Anadolu’da haber verilmiştir.
  • Geometrinin pek çok kuralı Thales tarafından Anadolu topraklarında bulunmuştur.
  • Sikke olarak paranın icat edildiği ve ilk kez basıldığı yer Lydia uygarlığının yaşadığı Anadolu topraklarıdır.
  • Dünyadaki ilk nüfus sayımı İmparator Augustus zamanında Anadolu’da yapılmıştır.
  • Dünyanın ilk kadın amiralleri Anadolu’dan çıkmıştır. (Birinci ve ikinci Artemisia)
  • Dünyanın yedi harikasından üçü Batı Anadolu’da ortaya çıkmıştır (Artemis Tapınağı, Rodos Feneri, Halikarnassos Mausoleum’u)
  • Olimpiyat yarışları ilk olarak Anadolu’da yapılmıştır.

Balıkçı bilimin Anadolu’da başladığını şöyle anlatır: “Kepler, Copernicus ve Galilei başka başka milletlerden olsalar da sütbesüt Thales’lerin Demokritos’ların evlatlarıydılar.”

Sokrates’le Platon Sıkıştıklarında Çömelip Sokak Ortasında İşlerini Görürlerdi

Batı uygarlığının Hellenistan dünyasını gerçekte olduğundan çok büyüttüğünü anlatan Balıkçı dünyadaki daha görkemli bağımsızlık savaşlarını görmezden gelip Hellenistan savaşlarında büyük bir heyecana kapılan batılı ozanları da, Sokrates’le Platon’u gözünde çok büyüten batılı düşünürleri de kıyasıya eleştirir. Balıkçı, Anadolu şehirlerinde, Sümerlerden Giritlere kadar çok eskiden beri lağım düzeneği varken Atina’da Sokrates ile Platon’un sıkışınca eteklerini kaldırıp çömelerek sokak ortasında işlerini gördüklerini anlatır.

Anadolu’da eskiden anaerkil bir yapı varken Atina’da kadınların sokağa bile çıkamadıklarını söyleyen Halikarnas Balıkçısı, Atinalıların hayatında kadının yerinin sadece doğurmak ve çocuklara bakıcılık etmek olduğunu söyler. Kölelik uygulamasının da Hellen dünyasında, neredeyse tüm Atinalı düşünürlerin destek verdiği çok yaygın bir uygulama olduğunu anlatır.

Cicero’dan Çaçarona, Hercules’ten Hergeleye

Balıkçı Hey Koca Yurt’ta sözcükleri ve kökenlerini de inceler. Balıkçı’nın söylediğine göre;

Romalı söylevci Cicero’dan lafazan anlamına gelen çaçaron sözcüğü;

Olympos’un Hercules’inden hergele sözcüğü;

İspanyol Araplarının ‘Allah’ diyerek dans etmelerinden, İspanyolların ‘Ole’ sözcüğü;

İyonyaların ‘anihtar’ sözünden anahtar, ‘dome’ sözünden Frenkçedeki domestik, domicile ve Türkçedeki dam sözcükleri ve ‘pniguri’ sözünden bulgur sözcüğü;

Sümerlerin Ana tanrıçası İştar’dan  Persler’deki sitare, Hellencedeki aster ve İngilizcedeki star sözcüğü;

Yunanca ‘sophos’ sözünden tasavvuf sözcüğü türemiştir.

Balıkçı, ‘Athena’nın bile bir Hellen tanrıça veya Hellence bir sözcük olmadığını, büyük olasılıkla Sümerlerin Gök Tanrısı Anatha’dan geldiğini söyler. Anadolu efsaneleri arasında gezerken Hey Koca Yurt’un her sayfasında ayrı bir pencere açılır, karşısında tanrılar da olsa lafını hiç esirgemez Balıkçı. Ticaret Tanrısı Hermes’in aynı zamanda Hırsızlık Tanrısı olduğunu söyledikten sonra ekler “Ticaretle hırsızlık namuslu nikahlı karı-koca gibidirler” diye.

Hellenistan Hayranlığına İtiraz

Hey Koca Yurt, batılılar tarafından yazılan bilim ve sanat tarihi için bir düzeltme gibidir. Balıkçı’ya göre bilimin ve sanatın gerçek kaynağı Hellenistan değil Anadolu’dur. Ne yazık ki batılı ülkeler Anadolu kültürünü sahiplenirken, Anadolu’da yaşayan toplumlar hemşerilerini unutmuş gibidirler. Hey Koca Yurt Anadolu’yu ve dünyayı tanımak isteyenler için en temel başvuru kitabı gibi düşünülebilir. Anadolu’nun bilimsel ve sanatsal değerlerini bir araya getiren bu kitap Anadolu topraklarında yaşayan İyonyalılar, Likyalılar gibi uygarlıkların veya Alevilik gibi inançların Anadolu ırmaklarından beslenen ortak bir dile ve güzelliğe sahip olduklarını da anlatır.

Hey Koca Yurt, bu topraklarda yaşayan herkesin mutlaka ama mutlaka okuması gereken bir Anadolu destanı. Anadolu’ya, Anadolu uygarlıklarına ve dünyaya bakış açınızı değiştirecek bir başyapıt. Hey Koca Yurt, barışın, sanatın, sevginin ve farklı dillerde de olsa birbiri üstüne eklenen güzelliklerin bir derlemesi.

Balıkçı’nın başyapıtı Hey Koca Yurt’u indirimli fiyat ve avantajlı kargo seçeneğiyle satın almak için tıklayın.

 

 

 

 

 

Kapat