Demokrat Parti, İnönü’nün 2. Dünya Savaşındaki Dış Politikasına Tam Destek Vermişti

İsmet İnönü ve arkadaşları, dünyadaki çoğu ülkenin büyük kayıplar verdiği bir savaştan Türkiye’yi tek bir yurttaşının burnu bile kanamadan çıkartmayı başarmıştı. Ancak bütün dünyada saygınlık uyandıran bu barışçıl siyaset, zaman içinde karalamalara konu olmaktan kurtulamadı. Bu dönemden geriye ekmek karneleri, karartmalar ve yoksullukla ilgili anılarla birlikte rakiplerinin, “Bizi aç bıraktın” diye bağırttığı çocuklara, İsmet İnönü’nün verdiği yanıt kaldı: “Ben sizi aç bıraktım ama babasız bırakmadım”.

Ancak İnönü ve arkadaşlarının barış ve insanlık için gösterdiği olağanüstü çabaya tahmin edilenin aksine Demokrat Parti sahip çıkmıştır. Sonradan gelen sağ politikacıların çarpıtmaları bir yana Demokrat Parti Sözcüsü Fuad Köprülü 16 Şubat 1950’de, Meclisteki konuşmasında özetle şöyle diyordu:

“Biz Demokrat Parti namına yapılan muhtelif beyanlarda ifade ettiğimiz gibi dış siyasette Hükümetle daima beraber olduk.

Memleketin haysiyeti ve şerefi, istiklâli söz konusu olduğunda bütün partiler derhal tek bir insan gibi hareket etmek mecburiyetindedirler. Bunu bilmeyen partiler, memleketi manevi bir bozguna götürmüş olurlar.

Biz yirmi beş seneden beri ‘yurtta sulh, cihanda sulh’ siyasetini takip etmek suretiyle, dış siyasette çok dürüst ve çok akılcı, milli menfaatlerimize olduğu kadar insanlık menfaatlerine de tamamen uygun bir çizgide hareket ettik.

Hükümetin takip etmekte olduğu dış siyaset şimdi arz ettiğim bu esasları daima takip eden, bunları göz önünde bulunduran bir siyaset olduğu için ve biz de bu siyaseti bir parti siyaseti değil, bütün bir milletin müşterek kanaatinin mahsulü olan milli bir siyaset saydığımız için bu hususta Hükümetin daima arkasında olduk ve daima da olacağız.”

Demokrat Parti, bu açıklamayı sözde bırakmamış, 1950’den sonra dış politikada devamlılık ilkesi gereğince, İnönü dönemindeki dış politika danışmanlarının, Bayar ve Menderes’in dış politika danışmanları olarak görevlerine devam etmelerini sağlamışlardır.

Bugün ne yazık ki İkinci Dünya Savaşı sırasında Türkiye’nin ve İnönü’nün yürüttüğü barışçıl siyasetin yanlış bilgilerle gözden düşürülmeye çalışıldığı bir dönemdeyiz. Mehmet Akif Demirer’in, İnönü’den İkinci Dünya Savaşı adlı kitabı, kasıtlı olarak yaratılan bu toz duman içinde, belgelere dayalı bir derleme ile dönemin gerçeklerini önümüze getiriyor. Meclis konuşmalarına ait tutanaklar, makaleler, iç ve dış basından gazete haberleri ve röportajlardan oluşan İnönü’den İkinci Dünya Savaşı, dönemle ilgilenen herkesin okuması gereken bir kitap. Pek çok görüşten insan için ezber bozan bir kitap İnönü’den İkinci Dünya Savaşı.

Bugün, İsmet İnönü’nün İkinci Dünya Savaşı sırasında barış için gösterdiği çabaların doğru anlaşılabildiğini söylemek güçtür. Pek çok ülke, İkinci Dünya Savaşı sırasındaki kendi liderlerini unutmaya çalışırken Türkiye’deki bir ismi saygıyla anmayı sürdürüyor. Bu saygınlığın nedeni, savaşla ilgili neredeyse bütün öngörüleri gerçekleşen İsmet İnönü’nün savaş sırasındaki şu sözlerinde saklı olsa gerek:

“Biz onurlu insanlar olarak yaşayıp onurlu insanlar olarak öleceğiz.”

Mehmet Akif Demirer’in, İnönü’den İkinci Dünya Savaşı kitabını indirimli fiyat ve avantajlı kargo seçeneğiyle satın almak için tıklayın.

 

İkinci Dünya Savaşı Boyunca Barışı Arayan Lider

Hitler’in İnönü’ye Mektubu ve İnönü’nün Yanıtı

 “Her Halka Bağımsız Bir Devlet Kurma Hakkı Verilmelidir”

 

Kapat