Hemingway’in Başyapıtı: Yaşlı Adam ve Deniz

Ernest Hemingway, Florida sahillerinden okyanusa açılan Kübalı yaşlı balıkçıyla, onun kovaladığı kılıçbalığının mücadelesini öylesine gerçekçi anlatmıştı ki, kitabı okuyanlar kendilerini aynı sandalın içinde hissettiklerini söylüyordu. Seksen dört gündür denizden eli boş dönen Santiago, avını yakalamak için eliyle, koluyla, mızrağıyla, küreğiyle, çakısıyla savaşmaya başladığında okurların zihnine de kitaptan bir satır kazınıyordu: “İnsan yenilmek için yaratılmadı. Âdemoğlu mahvolur ama yenilmez.” Oysa Hemingway’in kahramanlarının en iyi bildiği şeylerden biridir yenilmek. Bu amansız av boyunca, yaşlı balıkçı yaşamı da sorgular. Kimi zaman kendisiyle, kimi zaman yedekteki kılıçbalığıyla, kimi zaman da köpekbalıklarıyla konuşur. Kılıçbalığını canlıyken de ölüyken de sevdiğini düşünür. Sonra kendini aklayan o ünlü söz gelir: “Zaten her şey şu ya da bu biçimde başka bir şeyi öldürmekle meşgul.”

Romanın sonunda Kübalı yaşlı balıkçı yenilir mi, yener mi tam olarak bilemezsiniz ama ona içten bir saygı duyarsınız. Çünkü Santiago, mızrağı kılıçbalığının kalbine gönderirken bile avını yüceltmiş, ondan hep sevgiyle söz etmiştir. Avını önce öldürmek için, sonra düşmanlarından korumak için savaşmıştır. Hem de ne savaş, onun için ölümü göze almıştır. Yenerken de yenilirken de istifini bozmamıştır yaşlı balıkçı. Santiago’nun avına gösterdiği saygı büyüleyicidir, okurken aklınıza Jung’un notları gelir. Nil’de yaşayan Dinkalar, bir su aygırını öldürdüklerinde, hayvanın karnını yarıp içine girdikten sonra diz çökerek su aygırının ruhuna şöyle seslenirlermiş: “Sevgili ve iyi su aygırı, seni öldürdüğümüz için bizi bağışla. Bunu kötülük için değil, etine gereksinim duyduğumuz için yaptık. Erkek ve kız kardeşlerine öldürüldüğünü sakın söyleme, onlara insanları çok sevdiğini söyle. Biz de seni çok seviyoruz ve etini de severek yiyeceğiz.” Yaşlı balıkçı da yüzyıllar sonra avına Dinkaların gösterdiği saygıyı göstermiştir.

 “Yazabileceğimin En İyisi”

Ernest Hemingway, Yaşlı Adam ve Deniz için editörüne “Bu, tüm yaşamım boyunca yazabileceklerimin en iyisi” demişti. Hemingway’in çağdaşı, Nobel ödüllü bir başka büyük yazar William Faulkner ise Yaşlı Adam ve Deniz için şöyle yazmıştı: “Hemingway’in en iyi romanı. Bizimkiler -bizimkiler derken çağdaşımız olan yazarları kastediyorum- içinde de en iyisi olabilir, bunu zaman gösterecek.” demişti.

 Ernest Hemingway, 1952 yılında yayımlanan ‘Yaşlı Adam ve Deniz’ romanıyla 1953’te Pulitzer Ödülünü, 1954’teyse Nobel Edebiyat Ödülünü kazanmıştı. Dünya edebiyatına katkılarından dolayı Hemingway’e verilen Nobel Edebiyat Ödülünün sunumunda, özellikle yazarın ‘Yaşlı Adam ve Deniz’ romanı vurgulanıyordu. Bir kez okuduktan sonra yaşlı balıkçı Santiago ve küçük dostu Manolin’in öyküsünü unutamayacaksınız.

 Millî Eğitim Bakanlığı’nın 100 Temel Eser Listesinde yer alan Yaşlı Adam ve Deniz’i indirimli fiyat ve avantajlı kargo seçeneğiyle satın almak için hemen tıklayın.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kapat